1821 Napoleon Bonaparte’ın Ölümü

 

5 Mayıs 1821

Napolyon Bonapart, asıl adı Napoleone di Buonaparte olan,Fransız askeri lideri ve imparatoru. Napolyon I
adını almasının ardından, 1804 ile 1814 tarihleri arasında Fransa İmparatoru ve İtalya Kralı oldu.
15 Ağustos 1769’da Korsika’nın Ajaccio kentinde dünyaya gelen ve 1779 yılında Brienne’de öğrenim
gören Napolyon, 1784 senesinde Parisian École Royale Militaire adlı askeri akademiye girdi.1785 yılının
Nisan ayında Valence’daki topçu alayına üsteğmen rütbesiyle katıldı. Askerlik yaşamının ilk sekiz yılında
sık sık uzun süreli izin alarak memleketi Korsika’ya gitti. Ateşli bir Korsika milliyetçisi olan Napolyon,
“Milliyetçi” , “Kralcı” ve “Devrimci” kimliklerinin arasında kaldı. Sonunda Jakobenleri destekleme kararı
aldı. Fransa’ya karşı bağımsızlık mücadelesine girişen Korsikalı milliyetçilere karşı Jakoben
örgütlenmesinde çalıştı. 1793’te Korsika’dan sürüldü; ailesiyle birlikte Fransa’ya kaçtı.


Bu arada Fransa’da yeni bir anayasa kabul edilmiş ve ülke beş kişilik direktuvar tarafından idare edilmeye
başlamıştı. Fransa neredeyse bütün Avrupa ile savaş halindeydi. Fransa’nın güney şehirlerinde ihtilalci
hükümete karşı ayaklanmalar çıkmış; stratejik bir deniz üssü olan Toulon şehri karşı devrimciler
tarafından İngiliz-İspanyol istilacılara teslim edilmişti. Napolyon, Toulon kuşatmasına bir topçu subayı
olarak katıldı. Toulon’da başarılı bir mücadele göstermesiyle tuğgeneral rütbesine terfi etti. 1794’te
İtalya’daki topçu birliklerinin komutanlığına ardından, 1795’te İç Güvenlik Kuvvetleri’nin komutanlığına
getirilen Napolyon, kısa bir sürede ülkenin en saygın askeri otoritelerinden biri haline geldi.


1796’da İtalya’daki ordunun başkomutanı olan Napolyon Bonapart, aynı sene Josephine de Beauharnais ile
evlendi. Düğününden iki gün sonra Kuzey İtalya’ya saldırıp Avusturya ordularını yenilgiye uğrattıktan
sonra Avusturya’nın ateşkes istemesi üzerine barış görüşmelerine başlamayı kabul etti ve antlaşma
imzaladı. İtalya seferi sırasında 18 meydan savaşı kazanan Napolyon’un Fransa’daki ünü arttı.
Napolyon, 1797 yılı sonunda Paris’e döndü. Fransız yönetimi (Direktuvarlar),1798 yılı başlarında onu
İngiltere anakarasının istilasıyla görevlendirdiler. Ancak Napolyon, başarılı olabilmek için İngiltere’ye
karşı dolaylı bir strateji izlemenin en mantıklısı olduğunu savunmuş ve Mısır’ın işgal edilerek İngiltere’nin
Uzakdoğu ticaret yolunun kesilmesini önermiştir. Önerisini Direktuvar hükumetine kabul ettirip Fransız
donanması ile Mayıs 1798’de Mısır seferi için yola çıktı. Ordusuyla Yafa’ya giren Napolyon, şehirdeki on
bin kadar asker ve sivili kılıçtan geçirdi; 19 Mart’ta Akka Kalesi önüne geldi. Cezzar Ahmet Paşa
komutasındaki sert Osmanlı direnişi karşısında bozguna uğradı. Bu yenilgi karşısında Mısır’a geri dönmek
zorunda kaldı. Avrupa’da Fransa’nın Koalisyon ordularına yenildiğini haberini alınca ülkesine dönme
kararı aldı. Eylül 1799’da ordusunu Mısır’da bırakarak iki küçük gemiyle Fransa’ya döndü.


Fransa’ya dönmesinin ardından, hükümet darbesiyle Fransa tarihinde yeni bir dönem başladı. Anayasada
değişiklikler yapıldı ve yönetim üç konsülün eline bırakıldı. Napolyon “Birinci Konsül” olarak, Fransa’nın
mutlak hakimi oldu. Fransız devrimi sırasında Fransa kralı XVI. Louis giyotin ile idam edildi.
1804 yılının Mayıs ayında, kralcıların bir komplosunu bahane ederek kendisini imparator ilan eden
Napolyon, aynı yıl, 2 Aralık’ta Paris’teki Notre Dame Katedrali’ndeki törende taç giyerek imparator oldu.
1805 yılında Fransız-İspanyol birleşik donanmasının Trafalgar Deniz Savaşı’nda İngiliz donanmasına
yenilmesi üzerine Napolyon, İngiltere yerine onun müttefiklerini dize getirme yolunu seçti. Ordusunu
Manş kıyılarından Orta Avrupa’ya yürüten Napolyon, Avusturya’yı ve Napoli’yi savaş dışı bıraktı.


1806’da Prusya ordusunu hemen ardından da Rus ordularını bozguna uğrattı.1807’de Rus çarı I.
Aleksandr’la imzaladığı Tiltis Antlaşması sonucunda Rusya savaştan çekilmek zorunda kaldı.
Haziran 1812 tarihinde 453,000 kişilik ordusuyla Rusya’ya giren Napolyon, ilk başta zafer kazansa da
Rusların ülke içlerine doğru ilerlemesi ve düşmanın yararlanmasını önlemek için bütün mahsulü yakma
taktiği ayrıca zorlu hava koşulları nedeniyle Çar’a antlaşma teklif etti. Fakat teklifi reddedilince Napolyon,
Fransa’ya geri dönmek durumunda kaldı. Bu durum açlığın yanı sıra zorlu Rusya iklimiyle de baş etmek
zorunda kalan Fransız ordusunun 4’te 3’ünün hayatını kaybetmesine yol açtı.


Napolyon, bu dönemde kendisine düzenlenen hükümet darbesini bastırdı ve yeni bir ordu kurdu. Ancak
1813 ve 1814’te baskılar arttı ve halk desteği düştü. Rusya yenilgisi ve iç karışıklıklar koalisyon güçlerini
cesaretlendirdi.1814’te Napolyon imparatorluk tahtını bırakarak Elba Adasına sürgüne gönderildi.
1815’te Elba Adasından kaçtı ve gizlice Paris’e döndü. Halk desteği tekrar yükseldi. 7 Mart 1815’te ise
tahtına geri döndü. Böylece Napolyon ikinci kez tahta çıktı. Bir ordu topladı ve Belçika’ya saldırdı. Ancak
Haziran ayında İngiliz ve Prusya kuvvetleri tarafından Waterloo’da büyük bir yenilgiye uğradı.
Paris’e dönünce tahtına ikinci kez veda etmek zorunda kaldı. Amerika’ya kaçmak istedi, ancak bunu
başaramadı ve İngilizlere teslim oldu. İngilizler onu Atlantik’teki Saint Helena Adasın’a götürdü.
Son yıllarını bu küçük adada geçiren Napolyon, 5 Mayıs 1821’de 51 yaşındayken mide kanserinden
öldü. Külleri 1840’ta Paris’e getirilebildi ve Les Invalides’e gömüldü.



Bir cevap yazın